Gecikme

Hayatım harika bir haberim var..


Bir ay geciktim..Herhalde bir bebeğimiz olacak, Doktor bu sabah test yaptı..

Sonucunu alana kadar lütfen kimseye söylemeyelim!" demiş heyecanla..

Ertesi sabah elektrik idaresinden bir görevli son faturayı

ödemedikleri için kapıyı çalmış,

Siz bayan Smith misiniz? Biliyor musunuz bir aylık gecikmeniz

var..!"

"Bir aylık gecikmem olduğunu siz nereden biliyorsunuz?" demiş kadın

hayretle..

Bayan, dosyalarımızda açıkca görülüyor..!"

"Nee?, Dosyalarınızda mı?"

"Kesinlikle!"

"Beyefendi, lütfen bu gece eşimle görüşmeliyim!" demiş kadın ve

korkuyla olanı

biteni eşine anlatmış..

Kocası ertesi sabah kızgın bir boga gibi elektrik

idaresine gidip

"Ne oluyor burada?. Karım bir dosyadan bahsetti..

Aylık gecikmesi ile ilgili!" diye bagirmis adam..

"Sakin olun.. Ciddi birşey değil!" demiş memur..

"Bu gecikme için bize borçlusunuz!"

"Size mi borçluyum? Ya ödemezsem??"

"O zaman sizinkini kesmek zorunda kalacağız!"

"Ama o zaman karım ne yapacak?"

"Bilmiyorum!" demiş, memur..

"Hanımefendi artık mumla falan idare eder!"

ilginç bilgiler

-Fareler Kusamaz.

-Zürafalar yüzemez.

-Yılanlar duyamaz.

-Karıncalar uyuyamaz.

-Kirpiler suda batmaz.

-Kutup ayıları solaktır.

-Sineklerin 5 tane gözü vardır.

-Zürafanın ses telleri yoktur.

-Yunuslar bir gözlü açık uyurlar.

-Develerin 3 tane kaşı vardır.

-Bir sineğin hızı saatte 8 km.dir.

-Zürafanın dili 35 cm. kadardır.

-Istakozların kanı mavi renktedir.

-Kelebekler ayaklarıyla tat alırlar.

-Fil zıplayamayan tek memelidir.

-Sığırların 4 tane midesi vardır.

-Kangurular geri-geri yürüyemezler.

-Kediler şeker tadını ayırt edemezler.

-Atlar 1 ay kadar ayakta kalabilirler.

-Fare, bir deveden bile daha uzun süre susuz kalabilir.

-Timsahlar dilini dışarı çıkaramazlar.

-Zebralar beyaz üzerine siyah çizgilidir.

-Baykuş mavi rengi görebilen tek kuştur.

-2600 kadar kurbağa cinsi var.

-Yetişkin bir ayı at kadar hızlı koşabilir.

-Sadece domuzlar güneşten yanabilir.

-Deniz kobrası dünyanın en zehirli yılanıdır.

-Bir karıncanın koku alma yeteneği en AZ bir köpeğinki kadar gelişmiştir.

-Hayvanların en büyüğü mavi balinadır. (uzunluğu 33 m., ağırlığı 190 t.)

-Sadece dişi sivrisinekler ısırır.

-Bir devekuşunun gözü beyninden büyüktür.

-Deve deniz suyu içebileceği gibi bir defada 250 litre su DA içebilir.

-Bir insanın su ve yemek olmadan yaşayabildiği en uzun süre 18 gündür.

-Karınca kendi ağırlığının 50 katını taşıyabilir.

-Çekirgenin kulağı dizindedir.

-Yeryüzünün en sıcak yeri Afrika'da El-Ezize bölgesidir. (Gölgede 58 derece)

-Yeryüzünün en soğuk yeri Antarktika’DA Vostok (Rusya) bölgesidir. (- 88.3 derece)

-Uzaya ilk defa 12.04.1961 tarihinde Yuri Gagarin uçtu.

-İlk defa aya 21.07.1969 tarihinde Neil Armstrong ayak bastı.

-Eski Roma'da şişeden hazırlanmış kaplar altın ve gümüşden daha değerli sayılırlardı.

-Dünyada en eski üniversitesi 989 yılındaki Mısır'ın El-Ezher üniversitesidir.

-Dünyanın en genç üniversite öğrencisi 11,5 yaşındaki Ganesh Sittampalam'dır.

-İlk yeraltı tünel 1 km. uzunluğunda olmuş ve bundan 4 bin yıl önce Irak'ta Fırat nehrinin altından geçmişdir.

-Paraguay dünyanın en yağışlı bölgesidir. Bölgede yağmur neredeyse ara vermez.

-Dünyada 2000 e yakın halk ve 3000 e yakın dil var.

-Tarih boyu yapılmış savaşların en uzunu İngiltere ile Fransa arasında olmuştur. Bu savaş 115 sene(1338-1453) sürmüştür.

-İnsanın saçında 102 bine yakın, derisinde ise 20 bine yakın kıl olur. Kıllar her gün 0.35-0.40 mm. Uzar.

-İngiltereli Thomas Korne 207 sene yaşamıştır.

-Dünyanın en uzun ömürlü insanı Çin'de 253 sene yaşamıştır. (1680-1933)

-Güneş dünyadan 330,330 kat daha büyüktür.

-Bir köstebek sadece bir gecede 90 m. tünel kazabilir.

- Bir hamam böceği kafası koptuktan sonra açlıktan ölmeden 9 gün yasayabilir.

-Eski Mısırlılar taştan yapılmış yastıklarda uyurlardı.

-Bir hipopotam ağzını açarsa 120 cm boyunda bir insan onun içine rahatça sığabilir.

-Boğalar renk körüdür, bundan dolayı matadorun elindeki beze saldırırlar; rengi NE olursa olsun.

-Ortalama bir buzdağı 20,000,000 ton gelir.

-Zehirli oklu kurbağada 2,200 insanı öldürebilecek kadar zehir bulunur.

-İnsan vücudundaki en güçlü kas dildir.

-Hapşırdığımız zaman kalbimizde dahil olmak üzere bütün vücut fonksiyonlarımız bir an için durur.

-Gözleri açık tutarak hapşırmak imkansızdır.

-Kadınlar erkeklere oranla iki kat daha fazla göz kırparlar.

-Penguen yüzebilen AMA uçamayan tek kuştur.

-İnsan elinde, en yavaş uzayan tırnak baş parmakta,en hızlı uzayan tırnak ise orta parmaktadır.

-İnsanlar beyinlerinin %10’nu kullanırlar.

-Bir insan yedi dakika içerisinde uykuya dalar.

-Sıcak su soğuk Sudan daha ağırdır.

- Sarışınların esmerlere göre daha fazla sacı vardır.

-Soğan doğrarken sakız çiğnemek göz yaşarmasını önler

Veteriner...

Veterinerin gece yarısı telefonu çalmış. Bir kadın:

- Beyefendi çok affedersiniz rahatsız ettim, damdaki kediler bizi uyutmuyor. Birkaç kedi saatlerdir alt alta üst üste... Acaba onları durdurmak için ne yaparım?

- Telefona çağırın...

- Aa... Bu onları durdurur mu?

- Valla beni durdurdu işte...

Karnaval Kostümü dediğin

Matematik problemi mi? No problem..





Tıp Fakültesi

Tip fakültesinde ilk kez kadavra basina toplanan ögrenciler,
büyük bir merak ve ilgiyle kadavrayi incelemektedirler.
Profesör dersine baslar;
"Tipta iki sey doktorlar için çok önemlidir, ilki insan vücudu
ile ilgili hiçbir sey sizin için igrenç olmamalidir."
Örnegin, der ve parmagini cesedin kiçina sokar ve çikartip
kendi agzina götürür.

"Hadi bakalim simdi sizlerde ayni seyi yapiniz ! "
Ögrenciler sok içinde hepsi duraksarlar ama bakarlar ki
profesör çok ciddi,
istemeye istemeye hepsi sirayla kadavranin kiçini parmaklayip
sonra da emerler.

Ögrencilerin hepsi bu isin tadina bakip berbat bir hale gelmisken,
profesör konusmasini sürdürür;

- "Bir tip doktoru için ikinci en önemli nokta gözlemdir" der ve
devam eder;

- "Ben kadavranin kiçina orta parmagimi soktum ama kendi agzima
isaret parmagimi götürdüm. Simdi bir doktor için, dikkat etmenin
ne kadar önemli oldugunu da ögrenmis bulunuyorsunuz !"

Okuma cezası

Aşağıdaki haber 3 Haziran 2003 tarihli Yozgat gazetesinden.


"Alpaslan Yiğit, halkın rahatını bozacak şekilde sarhoşluktan 15 gün hapis cezasına çarptırıldı. Hâkim daha sonra hapis cezasını tedbire çevirerek Yigit'i her gün jandarma gözetiminde 1,5 saat kitap okumaya mahkûm etti."

Alpaslan Yiğit'le Yozgat gazetesinin yaptığı söyleşiyi aynen aktarıyorum.

- Suçunuz neydi Alpaslan bey?

- Cahillik edip sarhoş bağırmışım biraz.

- Cezaya tepkiniz ne oldu?

- Hakim beye, "Bana da herkes gibi ceza verin" dedim. Bu cezayı verirseniz herkes benimle alay eder. Ha evde bulaşıkları yıkamışsın, ha evde kitap okumuşsun diyordum kendi kendime. Ama hâkim bey kararını değiştirmedi. Ben de kafam çok karıştığı için Ankara'ya gittim.

- Neden geri döndünüz peki?

- Tam altı ay dolaştım durdum. Sonra anladım ki bu kitapları okumadan bana rahat yok.

- Kütüphaneye ilk girdiğinizde neler hissettiniz?

- Önce çok kötü hissettim kendimi. İşkence gibiydi. Sanki bütün kasaba beni izliyor da, kıs kıs gülüyor gibi geliyordu bana. Başıma da bir adam dikmişler beni takip ediyor.

- Hangi kitapla başladınız? Gerçekten okuyor muydunuz sayfaları?

- "Türk Yazarlar Sözlüğü" diye bir kitapla başladım. Bir de Atatürk'ün hayatını okudum. İkisi de çok kalın olduğu için bir ayda bitirdim zaten. Aslında okuyor gibi yapıp sayfaları geçiştiriyordum. Hâkimin okuduğum yerlerden sınav yapabileceğini söylediler, okumaya başladım. Allah düşmanına bile böyle ceza vermesin.

- Keşke hapis yatsaydım da okumasaydım dediğiniz oldu mu?

- Başından beri öyle dedim zaten. Belediye Başkanımız, "Sabıkana işlenir, iş bulamazsın bir daha," deyince bağrıma taş basarak okudum. Yoksa 15 gün nedir ki?

Aslanlar gibi yatar çıkar, köy kahvesine girerken de başımı dik tutardım.

- Şimdi dik değil mi başınız?

Dik ama o kadar dik değil. Köylülerin beni görünce kıs kıs güldüklerini biliyorum. Ama kitap okuyunca onların bilmediği çok şeyi öğrendim. Ben de onlara gülüyorum şimdi.

- Cezanız bittikten sonra da okumaya devam ettiniz mi?

- Aslında okumanın o kadar kötü olmadığını anladım. Demek ki bilgi para ediyormuş dedim kendi kendime. Ahmet Rasim ve Refik Halit Karay çok güzel geldi bana. Fırsatım olursa okuyorum şimdi.

Light Erkek izin Kağıdı

Juri iş başında!

Car of the year!